15 Ağustos 2013 Perşembe

Bilinçaltının Gücü - Joseph Murphy



Bilinçaltının Gücü - Joseph Murphy

Birçok kişi, koşul ve durumları üzerlerinde çalışarak değiştirmeye uğraşır. Bu büyük bir zaman ve emek kaybıdır.

Koşulların bir nedenden kaynaklandığını göremezler.

Eğer kendinize sürekli buna param yetmez diyorsanız bilinçaltınız sözünüzü dinler.
İstediğiniz şeyi alabilecek durumda olmayacağınıza inanır.
Siz o eve, arabaya, tatile param yetmez demeye devam ettikçe bilinçaltınızın emirlerinize uyacağından emin olabilirsiniz.



Hayatınız boyunca bütün bunların yoksunluğunu çeker ve koşulların bunu gerektirdiğine inanırsınız.
Bu koşulları olumsuz reddedici düşüncelerinizle sizin bizzat yarattığını fark etmezsiniz.

Yaşadığınız her şeyi inançlarınız aracılığıyla bilinçaltınıza ilettiğiniz düşünceler nedeniyle yaşarsınız.

Başkalarının telkinleri tek başına sizin üzerinizde bir güce sahip değildir. Böyle bir gücü sizin düşünceleriniz aracılığıyla vermeniz halinde kazanırlar.
Sizin zihinsel olarak buna rıza göstermeniz gerekir. Düşünceyi benimsemeniz ve kabul etmeniz gerekmektedir.
Bu noktada telkin sizin kendi düşünceniz olur ve bilinçaltınız bunu deneyime dönüştürmek için çalışır.

Bilinçaltınızın mucizeler yaratma gücünü uyumadan önce ona gerçekleştirmek istediğiniz belirli bir şeyi ifade ederek keşfedebilirsiniz.
Bilinçaltınız ona ilettiğiniz her şeyi gerçek kılmaya çalışacaktır.
Bu nedenle ona doğru fikirler ve yaratıcı düşünceler iletmeniz gerekir.

Benimsediğimiz olumsuz fikirlerle kendimizi incitiriz.
Öfke, korku, kıskançlık ve kin duyarak kendinizi kaç kez yaraladınız?


Bunlar bilinçaltınıza giren zehirlerdir.
Siz bu olumsuz tutumlarla doğmadınız.
Bilinçaltınıza hayat dolu düşünceler iletin ve oraya yerleşen bütün olumsuz kalıpları silin.
Siz bunu yapmaya devam ettikçe geçmiş silinecek ve artık hatırlanmayacaktır.
Zihninizi sürekli olumlu fikirlerle besleyerek değiştirirseniz bedeninizi de değiştirebilirsiniz.


İyileşmenin temeli budur.

Hastalıkların kaynağı zihindedir.
Zihinsel bir kalıpla bağlantılı olmadığı sürece bedende hiçbir şey ortaya çıkmaz.

Tek bir iyileştirme süreci vardır o da inançtır.
Tek bir iyileştirici güç vardır o da bilinçaltınızdır.


Sizi iyileştiren şeyin ne olduğunu araştırın.
Bilinçaltınıza ilettiğiniz doğru yönergelerin zihninizi ve bedeninizi iyileştirdiğini fark edeceksiniz.

Üzüntü, endişe, korku ve depresyon kalbin, ciğerlerin, midenin ve bağırsakların normal fonksiyonlarına müdahale edebilir.

Tıp toplumu strese bağlı hastalıkların ne kadar ciddi olduğunun farkına yeni yeni varmaya başladı.
Bunun nedeni bu düşünce kalıplarının bilinçaltının uyumlu çalışmasına müdahale etmesidir.
Kendinizi zihinsel ve fiziksel olarak rahatsız hissettiğinizde yapabileceğiniz en iyi şey kendinizi serbest bırakmak, gevşemek ve düşünce süreçlerinizin tekerleklerini durdurmaktır.
Bilinçaltınızla konuşun. Ona huzuru, uyumu ve ilahi düzeni benimsemesini söyleyin.

İnanç, bilinçaltındaki düşüncedir.
Bir şeyi doğru kabul etmek anlamına gelir. Kabul edilen düşünce kendini otomatikman uygulamaya koyar.


Sağlık fikrini bilinçaltına iletmenin bir başka harika yolu disiplinli ve sistemli hayal kurmadır. 


İnandığınız sürece istediğiniz her şeyi elde edersiniz.

Bilincinizi en iyiye yönelik beklentilerinizle meşgul edin.
Böylece bilinçaltınız sadakatle alışageldiğiniz düşünme biçimini yeniden oluşturacaktır.

Mutlu sonu sorunlarınızın çözüldüğünü hayal edin.
Başarının heyecanını hissedin, bilinçaltınız hayal ettiklerinizi ve hissettiklerinizi kabul edecek ve bunları gerçek kılmaya çalışacaktır.

Eğer sürekli ağrılarınıza ve semptomlarınıza isimler veriyor ve bunlar hakkında konuşuyorsanız, onlara sizin üzerinizde güç sahibi olma hakkı tanırsınız.

Olumlamak öyle olduğunu söylemektir.
Zihnin bu tutumunu doğru kabul ettiğiniz sürece bunun aksi yönündeki bütün etkenlerden bağımsız olarak dileklerinizin gerçekleştiğini görürsünüz.

Bilinçaltınız sizinle önseziler, dürtüler, sezgiler, tutkular ve fikirler aracılığıyla konuşur.

Hasta olmak anormaldir.
Hastalık durumu, hayatın akıntısına karşı hareket ettiğiniz ve olumsuz düşündüğünüz anlamına gelir.

Peki dileklerinizin istediğiniz gibi karşılık bulmadığını fark ederseniz, ne olur o zaman ? Böyle bir başarısızlığın temel nedenlerini anlamalısınız.
Bu nedenler güven eksikliği ve çok fazla çabadır.
Kuşkular ve tereddütler dileğinizin gerçekleşmesini engeller.
Duruma ve koşullara bu da geçecek deyin.

Parayla ilgili inançlar

Maddi zorluklar yaşıyorsanız, iki yakanızı bir araya getirmeye çalışıyorsanız bu bilinçaltınızı her zaman bol paranız olacağı, bir kısmını biriktireceğiniz konusunda ikna etmediğiniz anlamına gelir.
Bilinçaltı sıradan sözcük ve ifadeleri değil, sizin gerçekten doğru olduğuna inandıklarınızı kabul eder.

Eğer hayatınızda sürekli dolaşan yeterince paranız yoksa köklü bir sorununuz var demektir.


Parayı asla kötü ve pis olarak görmeyin.
Bunu yaparsanız paranın kanat takıp uçarak sizden uzaklaşmasına neden olursunuz.
Yargıladığınız şeyleri kaybedeceğinizi unutmayın.

Para elimin kiri yada paraya zerre kadar önem vermiyorum ifadelerini asla kullanmayın.
Eleştirdiğiniz şeyleri kaybedersiniz.



Para kendi başına iyi yada kötü değildir; sizin düşünceniz onun iyi mi yoksa kötü mü olduğunu belirler.

Başarının ilk önemli adımı yapmayı sevdiğiniz şeyi bulmak sonra da bunu yapmaktır.

Başarının ikinci adımı, belirli bir iş dalında uzmanlaşmak ve bu alanda üstün olmaya çalışmaktır.

Üçüncü adım, yapmak istediğiniz şeyin sadece sizin kendi başarınıza katkıda bulunmadığından emin olmalısınız.

Unutmayın şükran dolu bir kalp her zaman evrenin zenginliklerine yakındır.

Aradığınız şeyin de sizi aramakta olduğunu unutmayın.

Eğer bir amacı net bir şekilde hayal ederseniz, bilinçaltınızın mucizeler yaratan gücü sayesinde ihtiyaç duyduğunuz her şey size sunulur.


Zor olacağını düşündüğünüz bir karar vermek zorunda kaldığınızda yada sorununuzun çözümünü göremediğinizde hemen bunun hakkında yapıcı bir biçimde düşünmeye başlayın.


Yol gösterme, bir duygu, içsel farkındalık ya da bildiğinizi fark etmenizi sağlayacak çok güçlü bir sezgi şeklinde olabilir. Bunu inançla takip edin.

Bilinçaltınız genellikle beklemediğiniz zamanlarda sorularınıza yanıt verir.
Yolunuzun üstündeki bir kitapçıya girip aradığınız sorunun yanıtını bir kitabın sayfalarında yada sokakta birileri konuşurken kulak kabarttığınızda bulabilirsiniz.

Yanıt beklenmedik zamanlarda türlü biçimlerde karşınıza çıkacaktır
Zihinsel tutumunuz (nasıl düşündüğünüz, hissettiğiniz, inandığınız) kaderinizi belirler.

Her gün birkaç kez sahip olduğunuz nimetlere şükredin.
Dahası aile üyeleriniz, iş arkadaşlarınız ve bütün insanların huzuru, mutluluğu, varlığı için minnet duyun.

Size nasıl davranılmasını istiyorsanız, başkalarına öyle davranmanız gerekir
Olumsuz enerji sizin canlılığınızı, coşkunuzu, gücünüzü, iyi niyetinizi çalar.


Bu olumsuz düşünce ve duygular bilinçaltınıza yerleştikçe hayatınızda her türlü zorluğa ve hastalığa yol açabilir. 

Başkalarına yaptığınız iyilikler size aynen geri döner.
Zihin yasası gereğince, yaptığınız kötülükler de geri dönecektir.

Eğer biri bir başkasına yalan söylüyor ve onu aldatıyorsa aslında kendine yalan söylüyor ve kendini kandırıyordur. 

Suçluluk ve kayıp duygusu bir gün bir şekilde kaçınılmaz olarak bu kaybı yaşamasına yol açacaktır.
Eğer ofisinizdeki yada fabrikanızdaki herkes sizi rahatsız ediyorsa bu rahatsızlık ve huzursuzluk sizden gelen bilinçaltı bir kalıba yada yansıtmaya bağlı olamaz mı?

Başka birinin söylediği şeyler siz izin vermediğiniz sürece sizi kızdıramaz ve rahatsız edemez.
Bir başka kişinin sizi üzmesinin tek yolu sizin kendi düşüncenizdir.

Ne kadar çok sevgi verir ve yayarsanız o kadar çok sevgi size geri döner.
Herkesin sevilmek ve takdir edilmek istediğini unutmayın.

Herkesin dünyada önemli olduğunu hissetmeye ihtiyacı vardır.
Nefret dolu, öfkeli, bozulmuş kişilik sınırsız güçle uyum halinde değildir.
Bu kişi huzurlu, mutlu ve keyifli insanlara öfke duyar.

Nefret dolu ve öfkeli bir düşünce, zihinsel bir zehir gibidir.
Başkaları hakkında kötü şeyler düşünmeyin çünkü bunu yaparsanız kendiniz hakkında kötü şeyler düşünmüş olursunuz.

Evreninizdeki tek düşünür sizsiniz ve düşünceleriniz yaratıcıdır.

Yaptığınız iyilik, sergilediğiniz kibarlık, gösterdiğiniz sevgi ve iyi niyet size pek çok farklı şekilde geri dönecektir.

Tıpkı hayvanların korku sinyallerini almaları gibi birçok insan da hassastır.

Sakladığınızı sandığınız düşünceler sesinizle, mimiklerinizle ve beden dilinizle yayılır.

Başkalarının başarısından, terfisinden, şansından keyif alın. Bunu yaparsanız siz de şansı kendinize çekmiş olursunuz.
Başkalarını affetmek, zihinsel huzur ve sağlık için gereklidir.
Eğer sağlıklı ve mutlu olmak istiyorsanız sizi incitmiş olan herkesi affetmelisiniz.

Kendi zihninizin yaratıcı yasasını anladıktan sonra, hayatınızı mahvettikleri için başka insanları ve koşulları suçlamaktan vazgeçersiniz.

Hayat kimseyi kayırmaz. kimseye torpil yapmaz.
Onun için kimse özel değildir; sağlık, keyif, huzur prensiplerinin safına geçtiğinizde size iyilik yapar.


Hayat hiçbir zaman hastalık, rahatsızlık, kaza yada acı göndermez.
Ne ekersen onu biçersin yasasına göre bunları başımıza olumsuz ve yıkıcı düşüncelerimizle kendimiz getiririz.

Suçluluk duygusu hayata dair yanlış bir kavramdır.
Hayat sizi cezalandırmaz yada yargılamaz.
Bunu yanlış inançlarınızın, olumsuz düşüncenizin ve kendinizi yargılamanızın bilinçaltı etkileri ile siz kendinize yaparsınız.

Eğer biri sizi eleştirirse ve bu hatalar sizin içinizdeyse sevinin, teşekkür edin ve yorumlarını takdir edin.

Bu size hatayı düzeltme fırsatı verir.

Rehberlik ve doğru eylem için dua ettiğinizde geleni kabul edin.

Bunun iyi, çok iyi olduğunu fark edin.
Bu durumda kendinize acıma, eleştiri ve nefret için hiç neden kalmaz.


Sevgiler...

17 yorum:

  1. Burda yazanlar oyle dogru ki ,yillar once okumus olmayi isterdim ki yanlis kararlarimi duzeltebilmek icin bir firsat olurdu bu bana....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Birde şu açıdan bakın; yıllar önceki almış olduğumuz yanlış karar bizi şu an bulunduğumuz noktaya getirdi. Zararın neresinden dönersek kardır....
      Herşey düşüncede başlıyor...

      Sil
    2. Evet ama cok agir bedeller odedigim tek basima 2 cocugumla kalakalmama neden oldu yanlis kararlarim,simdi herseyi ince ince dusunerek yapsamda insan kendini affedemiyor aklayamiyor iste icinde ozunde insan olarak hatada yapabilecegini.haykirmak istiyorum tum dunyaya icimdekileri,bir musibet bin nasihatten iyidir diyerek teselli ediyorum kendimi ve cocuklarim hazinem diyorum ...okuyorum arastiriyorum artik daha vicdanliyim kazanclarima seviniyorum.

      Sil
    3. Yapmamız gerekende bu aslında olumsuzluklara rağmen şükretmek ve şer'deki hayrı görebilmek...

      Sil
  2. Bu yazi harika tamam ama aklima takilan,benim icimde konustugum ses bilincaltim mi ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İçinizdeki sesin bilinçaltı mı yoksa ego mu olduğunu ancak siz bilebilirsiniz. Ego bizi korumak için olumsuzlukları söyler genelde bilinçaltı ise sorulara daha net cevap verir.

      Sil
    2. O zaman benim icimdeki ses bilincaltim cunku hic olumsuz seyler soylemiyor yani hep dolu tarafindan bakiyorum hayata ,bilmiyorum belkide sakinligim ondan ama hircinligim da cok keskin ve hatalarimi aynaya bakip yuzume soyleyecek kadar acimasiz biriyim ,hayatla mucadelem hic bitmicek ... herkes gibi...

      Sil
    3. Düşüncelerimizle kendimiz yaratıyoruz geleceğimizi. Ne ekersek onu biçiyoruz aslında bu yüzden düşündüklerimize dikkat etmeliyiz..

      Sil
    4. Evet katiliyorum size ama ben herseyi herkesi kontrol edemiyorum,sikintim orda benim yani hep iyi dusunuyorum ama bir ebeveyn olarak annem hep baltaliyor ,destegini goremeyince olumsuzluk birakmiyor pesimi,oyle uzuluyorum ki kendimi beceriksiz ilan ettim,ozguvenimi canlandiramiyorum ama bi yolu olmali sizde yol gosterin nolur cok uzuluyorum.

      Sil
    5. Biz kimseyi kontrol etmeye değiştirmeye çalışmıyoruz. Bizim düşüncelerimiz değişmeye başlayınca karşımızdaki kişilerde bizdeki değişimi görüp ona göre davranmaya başlıyor.

      Sil
    6. Ben hep olumlu ve guzel dusunerek ciktim yola yani hayatin icindeki ugrasim hep olumluydu ama karsilastiklarim olumsuzluklar saygisizliklar degersizlikler vs. Zorla tercih yapmak zorunda birakilmalar .... herseye ragmen umudum var.

      Sil
    7. Karşılaştığımız kötü olaylar aslında bizim öğrenmelerimiz ve biz bir olaydaki dersi alana kadar benzer olaylar yaşamaya devam ederiz. Bu yüzden farkındalığımızı arttırarak bu olaydaki benim öğrenmem gereken şey nedir diye kendimize sormalıyız. Cevap bizi yönlendirecektir.

      Sil
  3. Sanki hepsi bildigimiz seyler ama bunlari bir uzman diliyle duymak ,bakmakla gormek arasindaki fark gibi mi yoksa yanlis mi algiliyorum ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet aslında bildiğimiz şeyler sadece farkındalık ve bazı teknikleri uygulamak gerekir. Ben sadece teknikleri uygulayıp faydasını gördüğüm bilgileri paylaşıyorum ki daha çok kişi faydalansın...

      Sil
  4. Sevgili Burcu Hanim size tesekkur ederim,bu yorumlarin hepsi bana ait ve aklimdaki sorulara bakis acimida degistirerek cevap vermeme yardimci oldunuz,verdiginiz degerden oturu de ayrica tesekkur ederim.Esimden ayrilip 2 cocugumla baba evine dondum hatta 2.cocugum babamin evinde dogdu 4 aylik hamileyken ayrilma karari aldim ne yazikki bana aitti bu karar ve 2 .evliligimde bitmisti boylelikle,yeni yeni anliyorum ki agir bedeller odemeden huzuru bulamicam zaten ailemin yaninda 3 maymunu oynuyorum ,misafir gelir hakkimda konusulur ,cocuklarim acinasi bi havayla sevilir ,daha cok kucuk olmalarina ragmen masraflari goze gorunur ki ben belediyeden kaymakamliktan gerekli butun yardimlari aldim henuz is bulamadim ama sabrimi her turlu siniyor Allah bunu farkediyorum,annem tam bir dominant ,zaten bosanmalarimin ikisindede etkisi oldukca buyuk her ne kadar o bunu kabul etmese de oyle ,cunku beni etkiledigi asikar,hayat bana cok zor,simdi bakiyorumda aldigim kararlarda aklimi kullamarak aldiklarimdan pisman degilim,ama duygusal olarak aldigim kararlardan pismanim,ilk esimle cok severek evlenmistik ama cok buyuk hayal kirikliklariyla ayrildik,ikinci esimle cok sevgi olmasada onun bana israri ve sevgisiyle ben ona inanmistim v guvenimi sarsti bosa cikardi olan oldu ayrildim simdi hayatla mucadelem cok zorlu ama yilmiyorum....

    YanıtlaSil
  5. Yorumlarimi yayinlamadiniz,yanlis birsey soylediysem ozur dilerim. Ben sadece her bunaldigimda bu yaziyi okuyup icimi rahatlatan baska birsey bulamiyorum onu belirtmek istedim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar öncelikle ben özür dilerim geç dönebildim. Yoğun bir haftaydı ancak yorumları okuyabildim. Bu arada ben teşekkür ederim duygu ve düşünceleriniz için. Azıcıkta olsa faydam olduysa sevinirim.
      bana mail atabilirseniz özel olarak görüşebiliriz.

      Sil